Gen terapisi, kişiselleştirilmiş tıp ve hassas tıp üçünün de ortak noktası oldukça fazla. Daha önce de bahsettiğimiz gibi insanların benliğini yani bizi oluşturan kodları merak etmesi ile başladı her şey. İlk insan genleri dizilendikten sonra bireysel olarak çalışmalar başladı ve bu sayede kişiselleştirilmiş tıp ile tanıştık. Hassas tıbbın kişiselleştirilmiş tıp ne kadar aynı gibi gözükse de belli temel farkları vardır. Hassas tıpta belli insan gruplarının ortak mutasyonlu genlerine odaklanılırken, kişiselleştirilmiş tıpta hasta bireyin DNA’sı üzerinde bir çalışma yürütülür.
Hassas tıptaki önemli şeylerden biri de genlerin hızlı dizilenmesidir. Yeni nesil dizileme (NGS), maliyeti fazla olan ve uzun vakit alan DNA dizilenmesi yerine daha iyi bir yol olmuştur. Büyük çaplı paralel dizileme olarak bilinen bu yöntem de DNA’nın belli bir bölgesine yüzlerce dokunuş yapılır ve bu sayede düşük değişiklikler bile tespit edilir. Bu yöntemin en iyi yanlarından biri ise tüm DNA’yı okuyabilme kapasitesine sahip olmasıdır. Peki elimizde bu kadar veri varken, nasıl düzgünce depolayıp ihtiyacımıza yönelik kullanabiliriz? Bu noktada devreye Amerika Birleşik Devletleri’nin Sağlık Bakanlığına bağlı olan FDA (gıda ve ilaç dairesi) giriyor.

1906 yılında kurulan FDA’nın amacı sağlıklı ve yüksek kalitede olan ürünleri halka sunmaktır. Ama mevcut FDA veri tabanı buna uygun değildi. Hastaların belirli değerleri kayıt altında tutulabiliyordu ama sadece bir insanın gen dizilimi kaldıracak bir potansiyelde değildi. 2017 yılında FDA’nın veri tabanının geliştirilmesi için atılan adımlar sayesinde bilgi depolama kapasitesi ve bunları verimli kullanmak gün geçtikçe kolaylaşmaya başladı.
Hassas tıp sayesinde kanser hastalıkları üzerine büyük yol alındı. Bir grup kanser hastasının dizilenmiş genomları kıyaslanarak ortak sorunun bulunması sağlanmıştır. Bu sayede belirli sorunlara karşı belirli ilaçlar kullanıldığından dolayı hem maliyet azaltır hem de hastanın gereksiz ilaçlar kullanmaması sağlanır. Tedavi hastaya yönelik olduğu için süreç de kısalacaktır. Kanser hastalıklarında bunlar gibi birçok katkısı olmuştur.
Kısacası üç yazılık minik seride DNA’nın sırlarının nasıl çözüldüğünü ve bunlarla beraber hayatımıza giren teknikleri yenilikleri konuşmuş olduk. 20. yüzyılda bir grup bilim insanının yıllarca uğraştığı gen dizilenmesinin 21. yüzyılda bu kadar basit ve hızlı yapılması gerçekten ilginç. Bu süreçte etik yargılar tartışılsa da insanlar için tedavi süreci zor olan hastalıklar gün geçtikçe daha da hafifleşiyor.
Kaynakça;
- https://tr.m.wikipedia.org/wiki/Hassas_t%C4%B1p adresinden 21/12/2024 tarihinde alınmıştır.
- https://www.fda.gov/medical-devices/in-vitro-diagnostics/precision-medicine adresinden 21/12/2024 tarihinde alınmıştır.
- https://www.drozdogan.com/yeni-nesil-dizileme-next-generation-sequencing-ngs-nedir-kanserde/ adresinden 21/12/2024 tarihinde alınmıştır.
- https://pin.it/1Exj1axae adresinden 21/12/2024 tarihinde alınmıştır.